29 Aralık 2017 Cuma

Hayatın Sessizliği

       Hayatın en gümbürtülü zamanlarından en sessiz zamana göç etmek. Ağlayarak geldiğimiz dünyaya ağlatarak giden varlıklarız çoğu zaman. 
      En yakınlarından birisini kaybeden kişiye sorsanız hayatın tadı tuzu kaçmıştır. Eli kolu kırılmıştır adeta. Yüreği paramparça olmuştur değil mi?
      Peki, hayatta iken, yaşıyor iken hayatın sessizliğine neden bürünür insan? Bir şeylerden kaçış mı? Yoksan aşırı alışmak mı? Bir an düşünsen hayatında konuşmaktan kaçtığın kişilerden belki bir gün gelecek onları arayacaksın! Belki onlar seni arayacak! Bu bilinmeyen hayat içinde tabiri caizse "yok" olmadan "yok" olmak niye?







       Ümit biterse hayat biter. Her şey biter. Bizler her bir durumla karşılaştığımız zamanlarda Allah'tan ümidini kesenlerden değiliz. Ümittir insanı hep ayakta tutan. Allah bir kapıyı kapatır diğer bir kapıyı açar diyerek yüreklere güzellik bırakmaz mı bu söz. 
Bütün köylü yağmur duasına çıkarken tek bir kişinin yanına aldığı şemsiyedir, ÜMİT...
      Öyle hayat küsmek olmamalı, pes etmek olmamalı.

       Her acı geçer, her sıkıntı geçer. Vakit geçer. Bediüzzaman'ın söylemiyle sıkıntılar geçince lezzet olur,lezzet geçince yoksunluk,sıkıntı olur. Yaşananlar, sıkıntılar, acıları bir şekilde geçer. Bizim isyan etme hakkımız yok. Kabul ve tevekkül sığınağında kendinimizi bulmaktır gerçek olan. Müslümana hiçbir zaman kötü son yoktur ki.  
     Neden mutsuzlaşarak  mutsuzlaştırıyoruz hayatı? 
     Gençlik, çocukluk hep hayallerle yol alır. Sonra meslek sahibi olma,evlenme derken hayatta "en değerlim" dediklerimiz evlatlar katılır hayatlarımıza. 
     Bu aşamada acı tatlı neler neler yaşanır. Hep hayallerin karşılığını alır insan. Allah'ın lütfettiklerine kavuşmadır onun neşesi. İnsanoğluyuz, garip varlıklarız. Bulmak için çabaladıklarımızı keşke elimizde tutmak için de çabalasaydık. 

     Yani diyeceğim kardeş!
     Hayat var olduğu müddetçe acı da var sevinç de. Sen, sen ol sakın pes etme! Ümit cesareti gerektiren bir şeydir. Hayatta sendeleye-biliriz. Ama bu da geçecek diyerek her günü yeniden inşa ederiz. Âna gömülmemektir önemli olan. Her acı geçer, her sıkıntı geçer.Vakit geçer. 
      Mevlana ne güzel der bu konuyla alakalı: 
     "İyi ki geçiyorsun zaman ya acının en derinime işlediği zaman donup kalsaydın. 
      Peygamberimizi hatırlayalım. Hiçbir kimse inanmadığı zamanlarda bile o hiç ümidini yitirmedi. Çünkü bir görevi, davası vardı. Ümit var olmak yakışır biz Muhammed ümmetine. Şimdi silkelen. Ümitlerini, sevdiklerini, unutmadan hayata sarıl. Çocukluğun, gençliğin, yaşlılığın, ileri yaşlılığın tadını çıkar. Hangi bir yaşta isen o sana lütfedildi unutma! Bu zamanlar ve bu günler tekrarlanmayacak. 
     Çocukların, eşinin, bedeninin ve sağlığının kıymeti bil. Hepsi bir hediye sana. Hayat onlarla güzel. Bol bol konuş, bol bol gül, bol bol yavrularına sarıl, bol bol gez. 
     Pes etme, hayal et, dua et...

30 Ocak 2017 Pazartesi

umuda kırılmamak

Merhaba günlük diyesim geldi ama demiyorum:)
Ne kadar uzun bi ara oldu yazmayalı yani bloğa bir şeyler eklemeyeli. Yoksa ben hep karalayan biriyim o ayrı!
Aslında yazmak çok büyük nimettir insana. Benim gibi yazdıkça rahatlayanlardansanız elbette nimet Ama en azından konuşmaktan daha iyidir. Belki  konuşmak istediğinde konuşacak birini bulamazsın; bulsan o dinlemeye razı mı? kafan da sorular varken;  kağıt kalem bunları düşünmeden yazmana içini dökmene vesile olur. Yazacaklarına odaklanırsın beni anlıyor mu, yok acaba kafası ben de mi falan filan düşünmezsin. Bu da iyi gelir.  O bakımdan bir anda dökülür kelimeler. Hem ne demişler söz uçar yazı kalır.
Bloğa yazmaya değer çoook şey yaşasam da her zaman girip yazmaya vakit bulamadım. Ama benim için bi terapi mahiyetindeyse ve bir hayalim olan bir yayın kuruluşuna yazı yazma duam halihazırda devam ediyorsa yazmalıydım.
bu zaman zarfında neler neler yaşadık. Hayata  iki kız annesi olarak devam etmek aslında yaşadıklarımın en güzeli. Meşakkatlisi ama muhteşemi. Tüm güzellikleri yaşarken bir de gelişimimiz için imtihan dünyasının gereği olan hastalıklarla mücadele etme süreçleri de var elbette  vs.vs. Dünyaya gelmenize vesile olan anneniz büyük bir hastalık sürecinden geçerken dimdik ayakta kalmak-kalmaya çalışmak çok zor. Hep teselli beklediğin ve sen sıkıntııyken sana merhem olan birine merhem olmak yani.   Ama şunu söylemeliyim ki; anne babanıza hasta olup baktığınızda o zaman işte büyüdüğünü anlıyor insan.Bu durum insana biraz büyük geliyor ama hayat böyle. İmtihanı kavramaya, anlamaya, iyi başarıya ulaşmaya çalışmak, hakkını vermek ve en önemlisi alışmaya bile başlıyorsunuz. Kaygılar, endişeler bazen tavan yapıyor. Eziliyorsunuz imtihanların ama kalkmaya çalışma gücünü veren Rabbim altından da kaldırıyor bir şekilde.Yoksa biz çok aciz kullarız.
Neler neler katmıyor ki aslında yaşanılanlar hatta neler neler çıkartmıyor ki hayatınızdan.İnsanları daha iyi tanıma imkanı veriyor. Bir kez daha çok klişe olmuş olsa da asla yaşamadan hakkıyla düşünemediğim "sağlık en büyük nimet" sözü ne anlamını buluyor. Sağlığım olsun gerisi her şey olur düşüncesi daha bir anlamlı yerleşiyor insanın yaşantısına.
işte böyle! yazarım bundan sonra inş artık buraya. Çok şey birikmiş şöyle bakıyorumda. Dedim ya insan olayları yaşadıkça yazacak şeyleri de çoğalıyor. Mesela şu sıralar azı dişlerini çıkartmaya çalışan 1.5 yaşındaki Ahsen sayesinde  diş çıkartırken çocuk psikloji ve diş cıkartmada psikolojik koçlukta yüksek lisans yapacak kadar bilgimiz oldu:) bizim de google aratıldığı zaman "diş çıkartma" başlıklı yazıda bir katkımız olsa kötümü olur. Şaka bi yana, hayat aslında zor bi sınav. Ama hiç bir zaman umutlarımız kaybolmamalı. Umudumuzu yitirmemiz ve ümitvar olmamız lazım. Biz ümmete yakışan ve yakışacak olan budur.Umut etmeyi yıkcak herşeyden uzak duralım. umutlarımızı ve umudumuzu kırmayalım
Vesselam

24 Şubat 2014 Pazartesi

Indila Dernière Danse

              Bir şarkı vardır kalbe değer dinledikçe, sözlerini çok anlayamasan da bir gün anlayabilecek olma ihtimali ile dinledikçe dinlersin. Fransızcayı zaten severim bu şarkı ile daha da sevdim. 
              Hatta melodisi ses ahengi öyle hoştur ki sözlerin bile önemi olmaz o zaman...

        Indila  Dernière Danse